Yazan: Yavuz İşçen
Ekim 2007

Seksenli yılların baÅŸlarında tanımaya baÅŸladığımız daÄŸ bisikletleri ve bunlarla yapılan yarışlar,  dünyada yeni geliÅŸen bir spor dalı olarak karşımıza çıkıyor. Ãœlkemizde geçmiÅŸi 10 yılı bulmayan daÄŸ bisikleti yarışları oldukça yeni sayılabilir. Türkiye’de uluslararası ölçekte ilk daÄŸ bisikleti yarışması 1997 yılında Alanya’da yapıldı. Bunu 2000 yılında Kapadokya’da Ãœrgüp’te yapılan uluslararası yarışlar izledi.
12-15 Temmuz 2007 tarihleri arasında Kapadokya’da Göreme’de organize edilen Avrupa DaÄŸ Bisikleti Åžampiyonası, Türk bisiklet tarihi açısından oldukça önemli bir yere sahip. Tüm Avrupa ülkelerinin en gözde sporcuları ile katıldığı bu organizasyon, Olimpiyatlardan bir yıl önce yapılması ve olimpiyat elemeleri için ciddi bir puan oluÅŸturması nedeniyle bir kat daha önem kazandı. DaÄŸ bisikletinde bu ölçekte bir organizasyon Türkiye’de ilk kez yapıldı. Böylesine önemli bir organizasyonun Türkiye’ye verilmiÅŸ olması bu sporun ülkemizdeki hızlı ve düzeyli geliÅŸiminin, UCI ve UEC gibi Avrupa ve dünyanın en önemli bisiklet birliklerinde yarattığı güven ile açıklanabilir.

Sırada Dünya Kupası var
Bu güveni hak etmek isteyen Türk ekipleri yarışmaya gerçekten çok iyi hazırlandılar. Yarışma 4 gün sürecekti; ancak hazırlıklar bir buçuk yıl öncesinden başlatılmıştı. Sayısı yüzü aşan gönüllülerin katılımı ile oluşan organizasyon ekibi bu süre içinde yoğun çaba gösterdi. Yarışmaların açılışında yapılan konuşmalar, parkurun hazırlanmasında gösterilen titizlik, yarışmalar sırasında tüm görevlilerin dikkatli ve özverili çalışmaları, yapılan hazırlığın hiç de boşa olmadığını göstermek için yeterliydi.
Yarışmanın ülkemiz ve Kapadokya’nın tanıtımına olan katkısı ise yadsınamaz. Avrupa ülkelerinden 24 basın mensubunun izlediÄŸi yarışmalara, 23 ülkeden 500 sporcu katıldı. Yarışmalar TRT tarafından helikopterden çekilerek iki gün canlı yayında verildi. Eurosport ise son günkü yarışları görüntüledi. KeÅŸke ülkemizdeki büyük medya kuruluÅŸları konuya duyarlı davransaydı ve Kapadokya’nın tanıtımı için yakaladığımız bu tarihi fırsatı daha iyi kullansaydık. Neyse iÅŸ iÅŸten geçmiÅŸ sayılmaz çünkü 2008 yılında Maraton Dünya Kupası yarışmaları var. Bu yarışmaların ilk ayağının Türkiye’ye verilmesi gündemde. Bisiklet Federasyonu baÅŸkanı Emin MüftüoÄŸlu bu yarışların ülkemizde yapılabilmesi için yoÄŸun çaba sarfediyor.

Zorlu parkurda sıcağa karşı pedal basmak
Avrupa DaÄŸ Bisikleti Åžampiyonası bisiklet otoritelerince tam not alan, zorlu ancak bir o kadar da güzel bir parkurda baÅŸladı. Yarışmacılar rakipleriyle olduÄŸu kadar sıcakla da baÅŸ etmek zorunda kaldılar. Ä°lk gün, 14 ülkeden 14 takımın zamana karşı “Team Relay” kategorisindeki yarışıyla baÅŸladı. Sırasıyla Ä°sviçre, Fransa ve Ä°talya takımları ilk üç dereceyi paylaÅŸtılar. Sonraki günlerde 7 kategoride sürdürülen yarışlar, son gün yapılan 23-30 yaÅŸ arası erkekler bireysel kategori “Elit Men” ile son buldu. 7 km’lik parkurda 6 tur atılarak gerçekleÅŸtirilen bu yarışta Ä°spanyol Jose Antonio Herminda Ramos birinciliÄŸi aldı. Ä°kinciliÄŸi Fransız bisikletçi Julien Absalon alırken, Ä°sviçre’den Fredrik Kessiakoff üçüncü oldu.

Not: Bu yazı Peribacası Kapadokya Kültür ve Tanıtım Dergisi’nin Ekim 2007 sayısında yayınlanmıştır. Derginin telif hakları ile korunmaktadır. Hiçbir ÅŸekilde kopyalanamaz.
www.cappadociaexplorer.com