NiÄŸde Gümüşler Manastırı’ndaki ‘Gülen Meryem’ freskinin Türkiye tanıtımında ana figür olarak kullanılacağına dair haber, 31 Mart 2011 tarihli Hürriyet Gazetesi’nin 7. sayfasında yayınlandı. Peribacası Kapadokya Kültür ve Tanıtım Dergisi, 1965 yılında Ä°talyan ekip tarafından yapılan restorasyon sırasında bir hata sonucu tebessüm eder vaziyette görünüm kazanmış olan freskin, Türkiye tanıtımında kullanılmasına iliÅŸkin sakıncaları bir yazıda topladı. Peribacası Kapadokya Kültür ve Tanıtım Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Yavuz İşçen konu ile ilgili yazısında, yerel yönetimleri, sivil toplum örgütlerini ve turizmcileri bu konuda duyarlı davranmaya çağırdı.
Yavuz İşçen’in yazısı şöyle:
“31 Mart 2011 tarihli Hürriyet Gazetesi’nin 7. sayfasında ‘Türkiye’yi Gülen Meryem tanıtacak’ baÅŸlıklı bir yazıyı okuyunca yazmadan edemedim. Haber, Kültür ve Turizm Bakanı ErtuÄŸrul Günay’ın NiÄŸde Gümüşler Manastırı gezisi sonrası yaptığı bir açıklamaya dayanıyor. Habere göre manastırda yer alan ve dünyada bir benzeri olmayan güler vaziyette resmedilmiÅŸ Meryemana ve Ä°sa freskinin, 2012 yılında Türkiye’nin dünyaya tanıtımında ana figür olarak kullanılacağı belirtiliyor.
Türkiye’nin haberde belirtilen ÅŸekilde yapılacak bir tanıtımının ülke turizmi açısından yararlı deÄŸil, zararlı sonuçlar doÄŸuracağını düşünüyorum. Öncelikle ÅŸunu belirtmeliyim; NiÄŸde Gümüşler Manastırı’nda yer alan söz konusu fresk, 1965 yılında Ä°talyan ekip tarafından yapılan restorasyon sırasında bir hata sonucu tebessüm eder vaziyette görünüm kazanmıştır. Freskin orijinal halinin böyle olması mümkün deÄŸildir. Bu restorasyon hatasını Hıristiyan ikonografisine ait bir durum gibi sunmak ve bunun üzerinden Türkiye’yi tanıtmaya kalkmak bizi yurt dışında cahil ve komik duruma düşürecektir. Çünkü, hangi dönemde ve hangi ressam tarafından resmedilirse edilsin, kilise fresklerinde insanları hiçbir zaman neÅŸeli, coÅŸkulu ve gülerken görmek mümkün deÄŸildir.
Bunun iki temel nedeni vardır. Birinci olarak, Hz Ä°sa’nın acılarla dolu yaÅŸamı ve çarmıha gerilerek öldürülmesi gibi dramatik konuların anlatıldığı bir kilisede sevinmek ve gülmek ÅŸeytansı bir özelliktir. Daha farklı bir dille söylersek ancak ÅŸeytanla iÅŸbirliÄŸi yapanlar ya da ÅŸeytanı sevindirmek isteyenler böyle bir kilisede gülebilir. Bu nedenlerle Hıristiyan ikonografisinde neÅŸe betimlemesi bulunmaz. Ä°kinci olarak, Hıristiyan inancı neÅŸenin, coÅŸkunun ve bedensel hazların insanın hayvani doÄŸasına ait olduÄŸu ve bunların insandan çok hayvanlara ait duygular olabileceÄŸini kabul etmektedir. Bu nedenle kiliselerde insanlar deÄŸil ancak hayvanlar gülerken resmedilebilirler. ÖrneÄŸin, Göreme Karanlık Kilise’de doÄŸum sahnesinde insanlar düşünceli bir ÅŸekilde dururken hayvanların güler vaziyette resmedilmelerinin nedeni budur.
NiÄŸde’de turizmciler bir süredir Gümüşler Manastırı’na dikkat çekebilmek için ne yazık ki ‘Gülen Meryem’ imajını kullanmaktadırlar. Çok yanlış olan bu pazarlama biçimi buraya gelen ziyaretçileri aptal yerine koymaktan baÅŸka bir anlama gelmemektedir. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu uygulamayı genelleÅŸtirerek Türkiye’nin tanıtımında kullanmayı düşünmesi bizi gerçekten kaygılandırıyor. Umarız bakanlık duyarlı davranır ve böyle bir uygulamayı baÅŸlatmaya kalkışmaz.
Bu konuda yerel yönetimlerin, sivil toplum örgütlerinin ve turizmcilerin gereken hassasiyeti göstereceklerine inanıyoruz.”