Kapadokya’da çekilen ve ailesini bir gecede kaybeden iki kardeşin gözünden 1915 Ermeni tehcirini anlatan “Yitik Kuşlar” filmi 01 Nisan 2016’da gösterime girdi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün desteğiyle çekilen ve fragmanı bugüne dek 132 ülkede seyredilen film, 1915 olaylarını anlatan Türkiye’de çekilmiş ilk uzun metrajlı film olma özelliğini taşıyor. Yönetmenliğini ve senaristliğini Aren Perdeci ile Ela Alyamaç’ın yaptığı Yitik Kuşlar filminin 30 gün süren çekimleri ağırlıklı olarak Mustafapaşa (Ürgüp) ve Güzelyurt’ta (Aksaray) gerçekleştirildi. ABD’de sinema eğitimi alan Ela Alyamaç, ilk uzun metrajlı filmi olan “Peri Tozu”nu da Kapadokya’da çekmişti.
Yapımcılığını Kara Kedi Film’in yaptığı 2 milyon TL bütçeli Yitik Kuşlar, iki yılı ön hazırlık olmak üzere beş yıllık bir çalışma sonucunda tamamlandı. Perdeci ve Alyamaç, dönemin köy kültürünü derinlemesine öğrenmek için Kayseri, Yozgat ve Kapadokya’da araştırma yaptı. Filmde gözüken köy meydanı ve köy kahvesi dönem fotoğraflarından, aile arşivlerinden ve kartpostallardan yararlanılarak açık alan platosunda birebir inşa edildi. Filmde kullanılan 1890 tarihli eski ve harap ev ise döneme uygun bir şekilde restore edildi.
Başrol oyuncuları 520 çocuk arasından seçildi
Öyküsü nedeniyle yaz ve kış aylarında iki parça halinde çekilen Yitik Kuşlar’ın başrollerinde oynayan Dila Uluca ve Heros Agopyan, 7 aylık bir araştırmanın sonucunda 520 çocuk arasından seçildi. Filmde kullanılan 1000 adet kostüm ise dönemin özelliklerine uygun olarak dikildi.
Dünyaca ünlü “James Bond, Skyfall”, “Hızlı ve Öfkeli 7” gibi birçok yapıma imza atan Oscar ödüllü Hollywood E-Film Laboratuvarı’nda iki aylık bir çalışma sonucunda tamamlanan filmin renk düzeltmesi ve görsel işlemleri Hollywood’un son teknolojileri kullanarak yapıldı.
Yitik Kuşlar’ın sinema kopyaları da Hollywood’un en büyük laboratuvarı Deluxe Laboratuvarları’nda basıldı.
Yitik Kuşlar’a Hollywood’dan 3 ödül
Yitik Kuşlar, 13-15 Kasım 2015 tarihlerinde Hollywood’da yapılan 18. Arpa International Film Festivali’nde “En İyi Film”, “En İyi Yönetmen” ve festivalin en büyük ödülü olan “Armin T. Wegner İnsanlık Ödülü” olmak üzere 3 ödül kazandı. Filmin dünya prömiyeri de bu festival sırasında gerçekleştirildi.
“En büyük amacımız, bütün siyasi hesaplaşmaların ötesinde, insanın hikâyesini anlatarak, insanların birbirini anlamasını sağlamak”
“İyi niyetle çektiğimiz Yitik Kuşlar insanlar için umut olacak. Bugün algılanmasa bile elbet bir gün algılanacaktır” diyen Ela Alyamaç ile Aren Perdeci, filmle ilgili görüşlerini şöyle paylaştı:
“Anadolu’da yaşanmış binlerce anlatılmamış hikâye var. Yitik Kuşlar da sandıklarda kalmış bu binlerce hikayeden biri. Yitik Kuşlar birbirinden ayrılmamak için her şeyi göze alan iki kardeşin, annelerini arayışının ve birlikte kalabilmek için verdikleri mücadelenin hikayesidir.
Görünürde olan anneyi arayış, aslında yitirilmiş bir çocukluğun, yıkılmış bir ailenin, parçalanmış bir köyün, kaybolmuş hikâyelerin, bireylerin ve renklerin arayışıdır. Uçup giden bir zamanın ve özlenen bir dönemin arayışıdır. Daha büyük resme bakıldığında, bu arayışın Anadolu’da bir zamanlar var olan renklerin ve çok kültürlülüğün de bir arayışı olduğu görülecektir.
En büyük amacımız; bütün siyasi hesaplaşmaların ötesinde, insanın hikâyesini anlatarak, insanların birbirini anlamasını sağlamak.
Tarihçilerin ve siyasetçilerin, 1915’de yaşanan olaylarla ilgili tartışmalarına daima açık bir kızgınlık, bir öfke hakimdir. Bu kızgınlık, kesin önyargılar oluşturarak, var olan uçurumu büsbütün derinleştiriyor ve asıl önemli olan insan hikâyelerinden gittikçe uzaklaşılıyor. Tartışılan zamanlarda yaşayan insanların birbirleriyle nasıl uyum içinde, nasıl mutlu ve huzurlu yaşadıkları unutuluyor.
Bu filmi izleyenler, kendi hikâyelerini de paylaşmak isteyecek ve birbirlerine anlatacaklar. Hikâyeler anlatıldıkça insanlar kavga etmeyi bırakıp birbirlerini dinlemeye başlayacaklar. Bu etki, aynı toplumda yaşayan insanları birbirine yaklaştıracak. İnanıyoruz ki filmimiz bu konuda ilk adımı atarak, sonrasında kurulacak diğer köprülere de bir model olacaktır.
Yaşanan olayları, birbirimize açık yüreklilik ve önyargısız yaklaşarak daha iyi anlayabiliriz.
Yitik Kuşlar, yitip giden güzel şeyleri hatırlatan bir hikâyedir. Umuyoruz ki birbirimizi anlamamız için ve geleceğe umutla bakabilmemiz için atılacak önemli bir adım olacaktır.”
Filmin konusu ve künyesi
Ankara, İstanbul, İzmir, Diyarbakır, İzmit, Mardin ve Isparta’da 01 Nisan 2016’da gösterime çıkan Yitik Kuşlar’ın konusu şöyle:
“Yıl 1915. Anadolu’da bir Ermeni köyünde, varlıklı bir ailenin çocukları olan Maryam ve Bedo günlerini yaramazlık yaparak ve gizli güvercinliklerinde oyunlar oynayarak geçirirler. Çocuklar bir gün ormanda küçük mavi bir kuş bulurlar ve adını Baçik koyarlar. Maryam ve Bedo bir sabah annelerinden habersiz Baçik’e bakmak için evden kaçarlar. Gizli güvercinliklerinden döndüklerinde ev bomboştur. Köyde de kimsecikler kalmamıştır ve köy adeta hayalet bir köye dönüşmüştür. Artık çocukları zorlu bir macerada beklemektedir, acaba kaybettikleri ailelerine kavuşmaları mümkün olacak mıdır?”
Senaryo ve Yönetim: Aren Perdeci & Ela Alyamaç
Oyuncular: Dila Uluca, Heros Agopyan, Takuhi Bahar, Ahmet Uz, Arto Arsenyan, Anahit Varis, Sarkis Acemoğlu, Hovsep Karagözyan, Bercuhi Berberyan, Kirkor Dinçkayıkçı, Bogos Çalgıcıoğlu.
Görüntü Yönetmeni: Aren Perdeci
Sanat Yönetmeni: Mahmut Erkan, Armine Muradyan
Kostüm Tasarım: Ela Alyamaç
Filmin fragmanını BURADAN izleyebilirsiniz.