Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEÜ) bünyesinde 26 Ağustos 2014 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Bakanlar Kurulu kararıyla kurulan Hacı Bektaş Veli Araştırma ve Uygulama Enstitüsü, 19 Aralık 2014 tarihinde ilk istişare toplantısını gerçekleştirdi.
NEÜ Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç’ın Hacı Bektaş Veli Araştırma ve Uygulama Enstitüsü Müdürü olarak başkanlık ettiği ve iki oturum halinde gerçekleştirilen istişare toplantısına; Prof. Dr. Hasan Onat (Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi), Prof. Dr. Osman Eğri (Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Hitit Üniversitesi Hacı Bektaş Veli Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü), Doç. Dr. Ali Yaman (Abant İzzet Baysal Üniversitesi İİBF Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi), Doç. Dr. Rıza Yıldırım (TOBB Ekonomi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi), Doç. Dr. Cenksu Üçer (Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi), Doç. Dr. Davut Kılıç (Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi), Doç. Dr. Mehmet Çeribaş (Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Üyesi), Doç. Dr. Tuncay Bülbül (Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi ve Enstitü Müdür Yardımcısı), Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ersal (İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi), Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Yolcu (Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi ve Enstitü Müdür Yardımcısı), Arş. Gör. Serkan Köse (Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Araştırma Görevlisi) katıldı.
“Türkiye’de Alevilik Bektaşilik Çalışmalarının Mevcut Durumunun Analizi” adlı sunumuyla başlayan toplantı, “Türkiye’de Alevilik Bektaşilik” üzerine yapılan çalışmalar ve konuyla ilgili yapılan “akademik ve amatör çalışmalar, dergiler, panel, sempozyum, kongre ve çalıştaylar” başlıkları çerçevesinde detaylı bir şekilde yapılan istişareler ile devam etti.
Toplantıda, yapılan detaylı tetkiklerin ardından üniversitelerde Alevilik Bektaşilik konusu üzerinde iki yüze yakın lisansüstü tez bulunduğu, ancak tez sayılarının her yıl artmasına rağmen istenilen nitel ve nicel düzeye erişemediği, kitap çalışmalarının ise genellikle birbirinin tekrarı olup konunun tüm yönleriyle ortaya konulmasında yeterli olmadığı tespiti yapıldı. Ayrıca konuyla ilgili hazırlanan amatör çalışmalardan istifade edilebileceği ve yapılan yüksek lisans ve doktora tezlerinin kitaplaştırılmak sureti ile daha geniş kitlelere ulaştırılması gerektiği sonucuna varıldı.
“Ülkemizde Alevilik Bektaşilik konusunda çalışmalara yer veren çok sınırlı sayıda süreli yayın bulunmaktadır. Bunların içinde akademik-bilimsel niteliklere sahip sadece dört dergi mevcuttur. Bu dergilerin dışında kalan sekiz dergi ise Aleviliğin inançsal ve kültürel boyutlarını incelemek kaygısından ziyade Alevilik Bektaşiliği sosyal bir organizasyon biçiminde değerlendirmiş ve Alevi Bektaşilerin sorunlarının dile getirildiği bir platform olarak yayınlanmıştır” ifadesinin dile getirildiği toplantıda Alevilik Bektaşilik konusunda gerek yurt içinde gerekse yurt dışında 40 civarında bilimsel toplantı yapıldığı hatırlatılarak bu toplantıların büyük bir çoğunluğunun üniversiteler başta olmak üzere resmi kurumlar tarafından organize edildiğini ve geri kalanların ise Alevi Bektaşi sivil toplum örgütleri tarafından gerçekleştirildiği belirtildi.
İstişare toplantısında enstitünün misyon ve vizyonu belirlendi
Toplantının ikinci oturumunda “Hacı Bektaş Veli Enstitüsünün Çalışma Perspektifi” masaya yatırıldı. Rektör Prof. Dr. Filiz Kılıç’ın gerçekleştirdiği sunumla enstitünün çalışma perspektifi, misyon ve vizyonu, araştırma, eğitim, yayın faaliyetleri ve kitlesel faaliyetler gibi konular tartışıldı. Bu tartışmalar sonucunda enstitünün misyonu “Hacı Bektaş Veli ve Alevi Bektaşi düşüncesini bilimsel yöntemlerle araştırarak bir birikim oluşturmak; bu alandaki güncel sorunları tespit ederek çözüm önerileri üretmek; bunları eğitim ve kitlesel faaliyetler yoluyla evrensel insanlık değerleri bağlamında geliştirmek ve tanıtmak”; vizyonu ise “Hacı Bektaş Veli ve Alevi Bektaşi düşüncesinin temel değerlerinden, kurucu ilkelerinden hareketle bilimsel araştırma, eğitim, yayın ve kitlesel faaliyetler yapan; toplumu aydınlatan ve birlikte yaşama kültürüne hizmet sunan öncü bir kurum olmaktır” şeklinde belirlendi.
Enstitünün araştırma faaliyetleriyle ilgili olarak “Ocaklar, Alevi Bektaşi mitolojisi, cem erkânları, aidiyet, kimlik ve Alevilik, kült şahsiyetler, karşılaştırmalı çalışmalar, yurt dışındaki Alevilik, ülkemizdeki Alevilerin demografik yapısı ve yayılım alanları, kentleşme ve Alevilik, sözlü tarih ve kültürel bellek, yazılı kaynaklar, Alevi Bektaşi müziği” gibi temel noktalardan hareket edilmesi sonucuna varıldı.
Alevilik Bektaşilik Araştırmaları Anabilim Dalı kurulacak
Eğitim faaliyetlerinde enstitünün, kuruluş aşamasında “Alevilik Bektaşilik Araştırmaları Anabilim Dalı” ile çalışmalara başlaması ve bu anabilim dalının kurulması için YÖK’e teklifte bulunulması kararlaştırıldı. YÖK’ten gelecek kabul kararıyla birlikte anabilim dalına ilişkin tekrar ayrıntılı şekilde tartışılması ve ders içeriklerinin Bologna Süreci’ne uygun olarak ele alınması gerektiği sonucuna varıldı.
Toplantı sonunda Alevilik Bektaşilikle ilgili gerek bilimsel gerekse diğer çalışmaların 90’lı yıllardan sonra başladığı, zaman zaman duraklamalar yaşanmasına rağmen çalışmaların sürekli bir yükseliş eğiliminde olduğunu ifade edilerek; “Alevilik Bektaşiliğin uzun yıllar boyunca çeşitli nedenlerden dolayı ihmal edilmesi sonucu yapılan çalışmaların çok yetersiz kaldığı aşikârdır. Bu yüzden Hacı Bektaş Veli Araştırma ve Uygulama Enstitüsünün, ülkemizin doğrudan Alevilik Bektaşilik konusunda çalışmalar yapan enstitü boyutunda ilk ve tek akademik kamu kurumu olması dolayısıyla, konuyla ilgili bilimsel çalışmaları hızlı bir şekilde artırması gerekmektedir. Özellikle yüksek lisans ve doktora tezlerinin sayı ve nitelik bakımından artırılmasıyla birlikte bu tezlerin kitap, bildiri, makale, broşür şekline getirilerek çok geniş kitlelerle paylaşılması, konunun tüm yönleriyle bilinmesi ve anlaşılması açısından büyük önem arz etmektedir. Enstitünün, ortaya koyacağı vizyonla, kuracağı ihtisas kütüphanesiyle Alevilik Bektaşilikle ilgili bilimsel çalışmalarda lokomotif görevi üstleneceği; konuyla ilgili birtakım güncel sorunlara kalıcı çözümler üretilmesine katkı sağlayacağını düşünüyoruz” denildi.
Hacı Bektaş Veli Araştırma ve Uygulama Enstitüsünün gerek araştırma ve eğitim gerekse yayın ve kitlesel faaliyet tasarılarını hayata geçirebilmek için ivedilikle çalışmaya başlaması gerektiği, ancak eğitim faaliyetlerinin yapılabilmesi için bir sürece ihtiyaç olduğunu belirtilerek şu ifadeye yer verildi: “Enstitünün öncelikli olarak yapması gereken araştırma faaliyetlerine başlamasıdır. Alevilik Bektaşiliğin günümüzde daha çok sosyolojik bir olgu olması hasebiyle, bu faaliyetlerin saha araştırmaları şeklinde gerçekleştirilmesi gerekmektedir.”