Bolkar Dağları’nda bir kayanın üzerinde bulunan ve “en eski maden ocağı ruhsatı” olduğu öne sürülen, Hititlerden kalma 2 bin 800 yıllık yazıt, koruma altına alınacak. Niğde Kültür ve Turizm Müdürü Tansel Tokmak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Niğde’nin Ulukışla ilçesine bağlı Madenköy yakınlarında bin 455 metre rakımdaki kayanın üzerinde bulunan 2 bin 800 yıllık yazıtın, o döneme ait maden ruhsatı kabul edildiğini söyledi.
Kayaya kazınan, 108 santimetre yüksekliğinde ve 186 santimetre genişliğindeki yazıtın Geç Hitit dönemine ait olduğunu belirten Tokmak şunları söyledi:
“Bu bölge halen maden varlığı açısından zenginlik gösteriyor. Milattan önce 8. yüzyılda yazıldığı tahmin edilen yazıt, tarihte ilk maden ruhsatı olarak bilinmektedir. Yazıtla ilgili ilk bilimsel çalışmayı, 1973 yılında Prof. Dr. Mustafa Kalaç yapmıştır. Eserin yıpranmaya baÅŸladığını ve önlem alınmasının gerektiÄŸini belirtmiÅŸtir. Yazıtta neler yazdığını, ebadını ve ÅŸeklini resmetmiÅŸtir. 2013 yılında ise müzemize baÄŸlı arkeologların yaptığı inceleme sonucunda yazıtın yüzde 8′lik kısmının bozulduÄŸu ve tahrip olduÄŸu tespit edildi.”
Yazıt koruma altına alınacak
Sarp ve ulaşılması güç bölgede yer alan yazıtın korunmasına yönelik tedbirlerin alınması için çalışma başlattıklarını ifade eden Tokmak, “2015 yılı çalışmaları kapsamında güneş , yağmur, kar gibi etkenlerin neden olduğu doğal aşınmanın engellenmesi için yazıt, sundurma (yağmurdan, güneşten korunmak için yapılan ve arkası bir duvara verilen çatı) ile koruma altına alınacak. Yazıt, bundan sonraki aşamada da mulaj (bir eserin bal mumu, alçı ve benzeri malzemelerle kalıbını çıkarmak için yapılan işlemlerin bütünü) tekniğiyle kopyalanarak Niğde Müzesi’nde ‘Bolkar Maden Yazıtı’ olarak sergilenecek” diye konuştu.
Niğde Müze Müdürlüğü arkeologlarından Mustafa Eryaman ise bölgede madenciliğin geçmişinin, karbon 14 ve karbon 12 metotları gibi bilimsel tarihleme yöntemleriyle günümüzden 2 bin 800 yıl öncesine kadar gittiğini tespit ettiklerini söyledi. Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde de bölgede madenciliğin devam ettiğini belirten Eryaman şunları vurguladı:
“Bulgarmadeni Kaya Yazıtı başta olmak üzere antik dönem galeriler, cüruf yığınları ve küçük çaplı arkeolojik yerleşim yerleriyle Bolkar Dağları, tam anlamıyla açık hava maden müzesi konumundadır. 1973 yılında arkeolog Mustafa Kalaç tarafından çevrilen yazıtta, o dönem kral Warpalavas’ın prens Tarhunzas’a, kendisini memnun etmesinden dolayı Bolkar Dağları’nın denetimini verdiği, bereket getirmesini istediği ve dağın bereket getirdiği ifade ediliyor.”
Yazıtta, Kral Warpalavas’ın prense hızlı ve sağlıklı katırlar verdiği, prens Tarhunzas’ın ise dağın iyilikler getirmesi dileğiyle her yıl kurban adadığı bilgisinin yer aldığını anlatan Eryaman, “Kim bu yazıtı kazır, siler ve parçalarsa fırtına tanrısı Teşup onu kovalasın, tanrılar onu yakalasın ve yine tanrılar onu yok etsin” ifadelerinin bulunduğunu belirtti.
Kaynak: Radikal gazetesi
Görsel: http://www.hittitemonuments.com